Konu metaverse ise sorun botlarda değil bizde!

Umut Karlıklı
Le Chatbot - Conversational UX Design
5 min readOct 24, 2022

--

Metaverse’ün alametifarikası VR gözlük olabilir ama gizli kahramanı botlardır. İster yazarak ister konuşarak, metaverse’de sistemle etkileşiminizi botlar vasıtasıyla gerçekleştireceksiniz. Gelecek zamanla konuşuyorum çünkü hâlâ istediğimiz sanallığa(!) bizi taşıyacak teknoloji gelişimini yakalayamadık. En azından genel inanış bu yönde. Evet, belki sanal gerçeklik gözlükleri her eve girmedi, metaverse dünyaları emekleme seviyesinde ama bu durum botlar için geçerli değil. Hatta öyle ki botlar sistemin en hazır oyuncusu. Teknolojinin yanında daha çok yol katetmesi gereken bir diğer aktör varsa bu biziz!

Bir elmanın iki yarısı: Botlar ve metaverse

Snow Crash romanında Neal Stephenson sadece Metaverse’ü yaratmadı. Sanal evrende çalışan ve bir nevi Wikipedia Botu olan Kütüphaneci isimli yapay zekâya da hayat verdi. Stephenson’dan ne denli etkilendiğini bildiğimiz Zuckerberg, kendi özel evreni Horizon’ın ilk sakinlerinden biri Builder Bot oldu. Her ne kadar VR gözlüklere (ve hatta grafiklere) ihtiyaç duymasa da, bir rol yapma oyunu olan TINYmud evreninde sohbet edebileceğiniz botlar yaratıldı ve adlarına ilk kez “chatterbot” dendi.

Şu konuda hemfikiriz sanırım; sanal ya da değil, dijital bir evren yarattığınızda botlar beraberinde geliyor. Üstüne biraz düşününce altında yatan nedeni anlayabiliyorsunuz.

Şu an dijital dünyada etkileşim tıklamak gibi yapay ve dolaylı bir şekilde ilerliyor. Metaverse ise tam tersine, aracıları kaldırıp size doğal bir etkileşim vaat ediyor. İnsanlığın bildiği en doğal etkileşim konuşmak ve yazışmak olduğu için insan dışı tüm katılımcılar da bu iletişim dünyasına dahil oluyor.

Bu uzun edebiyatın özeti…“metaverse işine” girecekseniz, muhtemelen kullanıcınızla ilişkinizi botlar üzerinden kuracaksınız.

…Ama botlar iyi çalışmıyor!

Her ne kadar iyi tasarlanmış bir botun iyi çalışacağına yönelik inancım tam olsa da kötü deneyimlerin ağızınızda bıraktığı acı tadı inkar edemem. “Kesin çalışacak bana inanın” demek yerine sizlerle LaMDA’yı tanıştırmak isterim.

İsmini duymuş olabilirsiniz, LaMDA Google’ın metin tabanlı etkileşim kurabilen yapay zekâ projesi. Bir süre önce bilinç kazandı dedikodularıyla sesini duyurmuştu. Varlığının bilincine vardı mı bilmiyorum ama LaMDA şu an gelmiş geçmiş en yetenekli chatbot! Bağlamı ve retoriği anlıyor, anlatı üzerinden sonuca varıyor, temel hesaplamaları yapabiliyor… bu beceriler bir insanın dil kapasitesinin neredeyse aynısı.

LaMDA hâlâ bir proje ama metaverse’den daha hızlı ilerleyen bir proje. Her eve gözlük girmeden ve bizler avatarlarla bir evrende dolaşma fikrine alışmadan kullanılabilir hâle gelecektir.

Esas soruya gelelim: Bizler neden hazır değiliz?

Cevabımı vermeden size bir oyun ve hayalden bahsetmek istiyorum.

Metaverse’ü tanımlarken sanal gerçeklikle sınırlamayanlardanım. Katılımcıların kendini temsil eden sembollerle yer alabildiği, zengin etkileşim olanakları sağlayan her dijital dünya bence metaverse’dür. Kuşkusuz bu tanıma en çok uyan evrenlerden biri World of Warcraft’tır.

En kötü ihtimalle ismini duyduğunuz World of Warcraft (WoW) bir devasa çok oyunculu çevrimiçi rol yapma (MMORPG) oyunudur. Dünyanın dört bir yanından gelen oyuncularına Azeroth’ta kıyasıya savaşmanın yanında WoW gündelik uğraşlarla meşgul olmanıza olanak sağlar. Mesela meslek sahibi olabilir, mesleğinizi icra ederek para kazanabilirsiniz. Canınız boş boş dolaşmak mı istedi; balık tutabilir, tuttuğunuz balıklarla yemek pişirebilirsiniz. Pazarda açık arttırmayla sattığınız malın parasını saçınızı yaptırarak yiyebilirsiniz.

WoW’un oyunculara tanıdığı imkanlardan bir diğeri de o an ihtiyacınız olmayan eşyalarınızı bırakabileceğiniz ve bunun karşılığında kasa ücreti ödeyeceğiniz bankacılık hizmeti. Biraz hayal gücümüzü konuşturalım… Gerçek bir Türk bankasının oyunun yapımcısı Blizzard ile anlaştığını, oyun içerisindeki şehirlerden biri olan Stormwind içindeki şubesinin bundan sonra bu Türk bankası tarafından yönetileceğini düşünelim. Milyonlarca oyuncunun ziyaret ettiği sanal Stormwind şehrinin ortasında logosuyla, renkleriyle bir Türk bankası! Üstelik gerçek değil sanal bankacılar çalıştırıyoruz. Müşterinin her dediğini anlayan ve akıllı çözümler sunan bu botlarla %100 dijitalleşiyoruz.

The Royal Bank of Stormwind… Köşesine bankamızın ATM’si çok yakışır!

Çok güzel olmaz mı? Metaverse’e anlamlı ve kalıcı olarak yerleşirken; milyonlara erişiyoruz. Hayal gibi ama olabilir. Şimdi sıra hayale biraz gerçeklik katmakta.

Kendinizi herhangi bir bankanın herhangi bir şubesinde sıra beklerken içeri çıplak birinin girdiğini hayal edin. Sadece iç çamaşırlarıyla dolaşan bu kişinin zıpladığını, koştuğunu ve hatta dans ettiğini gözünüzün önüne getirin. Sizce bu durumda ne olur? Muhtemelen güvenlik bu kişiyi şubeden çıkarıp polisi ve hatta 112’yi arar. Sonuçta aklıbaşında kimse böyle bir şey yapmaz.

Şimdi gelelim esas meseleye… Bu olay WoW’daki sanal bankamızda yaşansaydı ne olurdu? Düşünsenize, müşterilere güven vermesi için milyonlar harcanan logo ve sloganın önünde biri çırılçıplak dans ediyor. Ekran görüntüsü alıyor hatta canlı yayında insanlara izletiyor. Botumuz bu esnada ne yapacak? Yaşadığı bu duruma nasıl tepki verecek?

Dedik ya normal bir şubede olsa, bu sapkın kişiyi dışarı atardı güvenlik. Sanal dünyada da aynısını yaptığını kabul edelim. Sapkın oyuncudan sanal banka şubemizden “banlayarak” kurtulabileceğimizi düşündüyseniz, düşünmeyin. En iyi ihtimalle başka karakterle geri dönüp aynısını yapacaktır ama benim tahminim diğer oyuncuları organize edip şubemizi “dress code”u çıplaklık olan bir gece kulübüne çevirecektir. Botumuz bu hengamenin altından nasıl kalkacak? Ya da şöyle sorayım, biz nasıl başa çıkacağımızı bilmezken botumuzun sorun çözmesini nasıl bekleriz?

“Bizler neden hazır değiliz” sorumuza geri dönelim.

Hem şirketler hem de o şirketlerde çalışan bizler gerçek dünyanın kurallarına göre davranırız. Sadece yaşam tarzımız değil düşünme tarzımız da bu yöndedir. Şubeye iç çamaşırıyla gelen ve görece kimseye zararı olmayan birinin şubeden çıkartılmasını doğru bulmamızın nedeni normal dünyanın bize öğrettiği ön kabullerdir. Fakat WoW ya da herhangi bir metaverse, gerçek dünya kurallarına göre işlemez; kendi ahlak ve davranış sistemi vardır. Hazır olmadığımız yer de işte tam bu ayrımda yatıyor. Şimdiye kadar bildiğimiz tüm doğruları unutup içinde yer almak istediğimiz metaverse evreninin kurallarına birebir adapte olamayız.

Ancak mevzu metaverse şubemizde dansa izin vermekle bitmiyor. Bu yeni kültür bizim iş yapış şeklimizi etkileyeceğini öngörmek yanlış olmayacaktır. Normal dünyada, normal dünya kurallarıyla verdiğimiz hizmetin metaverse evreninde karşılığı olup olmayacağına emin değiliz. Sadece sıfırdan inşa edeceğimiz müşteri deneyimi değil mesele; verdiğimiz hizmetleri bile gözden geçirmemiz gerekebilir. Anlayacağınız WoW’da müşterilerimize banka hesabı açtırabilmek bir şey; açılan bu hesabın WoW evreni içerisinde kullanılabilmesi bambaşka bir şey

Hazır olmak için neye ihtiyacımız var?

Bu soruya cevap vermek, bir öncekine göre daha zor. Emekleme aşamasında olduğundan metaverse’ün nasıl şekilleneceğini bilmiyoruz. Hâlâ “www” gibi dominant bir evrenden bahsedemiyoruz. Yine de geçişin direksiyonun solda olmasına alışık birinin Londra’da araba kullanmasına benzetebiliriz. O gün geldiğinde yaptığımızın yanlış olduğunu hem çevremiz hem iç sesimiz bize söyleyecek. İşin fena kısmı o an gerçekten yanlış yapıyor da olabiliriz. Her şeye rağmen biraz deneme-yanılmayla biraz kopya çekerek ve biraz da cesaretle yeni dünyaya alışabiliriz. Adapte olanların dijital deneyimi bir sonraki noktaya taşıyacağını düşündüğümüzde, tüm bu çaba denemeye değer!

--

--